halit
Foruma hoşgeldiniz

Foruma üye olunuz..
halit
Foruma hoşgeldiniz

Foruma üye olunuz..
halit
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
halit

Şifalı bitkiler, bitkisel tedavi, bitki, bitkisel formuller, fitoterapi, Otacı,
 
AnasayfaAnasayfa  AramaArama  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yap  

 

 Osteoporoz

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Halit
Admin
Halit


Mesaj Sayısı : 421
Yaş : 65
Nerden : Şimdilik DÜNYA lı
Kayıt tarihi : 21/12/07

Osteoporoz Empty
MesajKonu: Osteoporoz   Osteoporoz Empty19/1/2008, 00:45

Osteoporoz

Osteoporoz, kemik kütlesinde azalma ve kemik kırılganlıgında artış ve kırıga yatkınlık ile karakterize bir hastalıktır. Bu durum için önlem alınmaz veya tedavi edilmezse hastalık kemik kırılana kadar ilerleyebilir. Kemik kütlesi çocukluk ve ergenlik döneminde artış gösterir, 30-40 yaşlarında doruk noktasına ulaşır ve yaşlanmayla birlikte giderek azalır. Kadınlar erkeklere göre daha az kemik kütlesine sahiptir ve menopozu takiben beş yıl içinde hızlı bir şekilde kemik kaybederler. Yaşla ilgili kayıp yılda ortalama %1’dir. Yaşam boyu kadınlar kemik kitlesinin %30-40’ını, erkekler %20-30’unu kaybederler.
Osteoporozun Tanısı
Kemiginiz kırılana, kamburlaşana ve boyunuz kısalana kadar osteoporoz belirtileri fark edilmeyebilir. Osteoporoza neden olabilecek diger hastalıkların varlıgı (tiroid hast, astım, ilaç kullanımı vb.) kırık öyküsünün varlıgı, beslenme durumu, ailede özellikle annede kırık öyküsü hastanın osteoporoz için riskli olup olmadıgını belirlemede yardımcıdır.

Risk varlıgının kemik mineral yogunlugu ölçümü tanıyı kesinleştirir. Riski yüksek hastalarda yılda bir kez, riski düşük hastalarda 2-5 yılda tekrarlanır. Kemik ölçümleri hızlı ve kolay yapılabilen testlerdir. Çok çeşitli yöntemler varsa da en çok DEXA kullanılmaktadır. DEXA ile %1-2’lik kayıp bile degerlendirilebilir.

Kalsitonin ve bitostomatlar: Kemik yıkımını durdurmaktadırlar. Kalsitoninler enjeksiyon ve burun spreyi şeklinde, bitostomatlar ise agızdan alınan tabletler şeklindedir. Östrojen tedavisinin uygun olmadıgı menopoz sonrası osteoporoz serül (yaşlılıga baglı) osteoporoz veya ilaca baglı gelişen osteoporozda kullanılmaktadır. Bu ilaçların kullanımları ve yan etkileri, tedavinin etkinligi ve yan etkilerinin en aza indirilmesi için hekimleri tarafından hastalara anlatılmaktadır.

D Vitamini: Eve bagımlı olan ve güneşten yeterince yararlanmayan yetersiz beslenen yaşlılarda D Vit. Alımı çok önemlidir. Ca ile birlikte D Vitamini alımı %30-35 oaranında kemik kazancı saglayarak kırık riskini azaltmaktadır.

Ca(Kalsiyum preparatları: Ca ihtiyacını desteklemek amacıyla ihtiyacın arttıgı dönemlerde verilmelidir. Diger tedavilerin yanı sıra hemen tüm menopoz sonrası kadınlara önerilen bir ilaçtır.

O.P. Rehabilitasyon: Reh. Yöntemleri kemik kütlesini artırmaya, kırıkları önlemeye ve tedavi etmeye yöneliktir. O.P.’da kas gücünü kemik kütlesini artırmak, postürü korumak, dengeyi saglamak ve kemik yıkım hızını yavaşlatmak için fizik aktivite ve egzersiz önerilir.

O.P.’da uygulanan egzersizler;




Yürüme: Tempolu ve hızlı yürüme en yararlı ve en kolay uygulanan egzersizlerden biridir. Yürüme hızı bireyin rahat yürüme hızının biraz üstünde olmalıdır. Hergün yada haftada 3-4 gün en az 15-20 dakika arası yürüyüş önerilir. Önce 5 dakikalık yürüyüşle başlanır ve her gün süre artırılır.

Yüzme: bacak ve kol kaslarının yanı sıra sırt ve karın kaslarını da çalıştırır. Stil önemli degildir. Yüzme bilmeyenlerden su içi yürüme emniyetli ve iyi bir egzersizdir.

Bütün bu bilgiler ışıgında O.P.’dan korunma ve tedavi nasıl olmalıdır?
O.P. geliştikten sonra kemik kitlesini artırmak yada kaybedilen kemik dokusunu yerine koymak mümkün olmadıgından O.P. önlenmesi, tedavisinden daha önceliklidir.

O.P.’dan korunmanın temeli; bebeklikten başlayarak maksimum güç ve kütle içeren saglıklı bir iskelet saglanacaktır. Ailesel yatkınlık (genetik yapı) degiştirilemez; ancak beslenme, bedensel aktivite, vitamin D alımı, alışkanlıklar (sigara, alkol, kahve tüketimi gibi) güneş görme gibi faktörler degiştirebilir.

Beslenme: süt çocukları anne sütü ile beslenmeli ve çocukluktan itibaren kalsiyum açısından zengin süt ve süt ürünleri tüketme alışkanlıgı kazandırmalıdır. Yine yeşil yapraklı sebzeler, pekmez, susam, kuru baklagiller, kurutulmuş meyveler gibi kalsiyumdan zengin gıdalar fazla tüketilmelidir. Gebelik, emzirme ve büyüme dönemlerinde kalsiyum gereksinimi arttıgı için diyetle daha fazla kalsiyum alınmalıdır. Diyetle alınan kalsiyumun kemiklerde depolanması D Vitamini ile saglanmaktadır. D Vitamini %50’sinden fazlası ciltte oluşmaktadır. Bu nedenle yeterli D Vitamini alımını saglamak amacıyla güneş ışınları ile cildin teması saglanmalı, özellikle bahar ve kış aylarında mümkün oldugunca güneşli saatlerde yürüyüş yapılmalıdır.

Alışkanlıklar: Sigara ve alkol alımı kalsiyumu düzenleyen hormonları etkileyerek kemik kaybına neden olmaktadır. Ayrıca aşırı kahve (günde 3 fincandan fazla) ve kafein içeren gıdaların tüketimi idrarla kalsiyum atılımını arttırır ve O.P. için risk oluştururlar. Çayın O.P.’deki rolü bilinmemektedir.

Fiziksel aktivite: Egzersiz kemik yogunlugunu arttırırken, hareketsiz yaşam tarzı osteoporoz riskini arttırmaktadır. Bu nedenle osteoporozdan korunmada yaşam boyu yapılan egzersiz ve fiziksel aktivitenin önemi büyüktür.

İlaç tedavisi: Östrojen (kadınlık hormonu) Menopoz sonrası kemik kaybını önlemede etkili bir tedavidir. Ancak hormon tedavisi yan etkileri nedeniyle kadın dogum uzmanının uygun gördügü hastalara başlanmaktadır. Östrojen tek başına ya da progesteron hormonu ile birlikte verilebilmektedir. Östrojen tedavisinin O.P.’da etkili olması için menopozdan hemen sonra başlanmalıdır.

O.P.’da son birkaç yıldır kullanıma giren, östrojen benzeri etkiyle kemik yıkımını önleyen ilaçlarda kullanılmaktadır. Ancak yan etkileri açısından östrojene oranla daha güvenilir oldukları gösterilmiştir. (Östrojen reseptör menologları)
İp atlama, koşma gibi egzersizler zorlayıcı oldukları için ileri yaştaki ve ciddi osteoporozu olan hastalara önerilmez.

Ayrıca osteoporozun ciddiyetine göre her hastaya özel egzersiz önerilebilir.
Düşmelerin engellenmesi: Osteoporoz sonucu incelen kemik çok hafif bir zorlama sonucu bile kırılabilir. Bu nedenle düşme riskinin azaltılması ilaç ile tedavi kadar önemlidir.

Düşme riskinin azaltılması için alınması gereken önlemler:
1- Egzersiz ile kas gücü ve denge geliştirilmesi
2- Düşme riski yaratan hastalıkların (tansiyon degişiklikleri, görme problemleri, kalp hst.) kontrol altına alınması
3- Denge bozuklugu yapan ilaçlardan mümkün oldugunca kaçınılması
4- Yürüme bozuklugu olan kişilere yürüteç yada baston gibi yardımcı cihazların kullanılması
5- Uygun giyim eşyalarının kullanılması (alçak topuklu ayakkabı) rahat giysiler
6- Çevre koşullarının uygun biçimde düzenlenmesi (zeminin kaygan olmaması, evde yeterli aydınlatma gibi)
Osteoporoz, kemik kütlesinde azalma ve kemik kırılganlıgında artış ve kırıga yatkınlık ile karakterize bir hastalıktır. Bu durum için önlem alınmaz veya tedavi edilmezse hastalık kemik kırılana kadar ilerleyebilir. Kemik kütlesi çocukluk ve ergenlik döneminde artış gösterir, 30-40 yaşlarında doruk noktasına ulaşır ve yaşlanmayla birlikte giderek azalır. Kadınlar erkeklere göre daha az kemik kütlesine sahiptir ve menopozu takiben beş yıl içinde hızlı bir şekilde kemik kaybederler. Yaşla ilgili kayıp yılda ortalama %1’dir. Yaşam boyu kadınlar kemik kitlesinin %30-40’ını, erkekler %20-30’unu kaybederler.
Osteoporozun Tanısı
Kemiginiz kırılana, kamburlaşana ve boyunuz kısalana kadar osteoporoz belirtileri fark edilmeyebilir. Osteoporoza neden olabilecek diger hastalıkların varlıgı (tiroid hast, astım, ilaç kullanımı vb.) kırık öyküsünün varlıgı, beslenme durumu, ailede özellikle annede kırık öyküsü hastanın osteoporoz için riskli olup olmadıgını belirlemede yardımcıdır.

Risk varlıgının kemik mineral yogunlugu ölçümü tanıyı kesinleştirir. Riski yüksek hastalarda yılda bir kez, riski düşük hastalarda 2-5 yılda tekrarlanır. Kemik ölçümleri hızlı ve kolay yapılabilen testlerdir. Çok çeşitli yöntemler varsa da en çok DEXA kullanılmaktadır. DEXA ile %1-2’lik kayıp bile degerlendirilebilir.

Kalsitonin ve bitostomatlar: Kemik yıkımını durdurmaktadırlar. Kalsitoninler enjeksiyon ve burun spreyi şeklinde, bitostomatlar ise agızdan alınan tabletler şeklindedir. Östrojen tedavisinin uygun olmadıgı menopoz sonrası osteoporoz serül (yaşlılıga baglı) osteoporoz veya ilaca baglı gelişen osteoporozda kullanılmaktadır. Bu ilaçların kullanımları ve yan etkileri, tedavinin etkinligi ve yan etkilerinin en aza indirilmesi için hekimleri tarafından hastalara anlatılmaktadır.

D Vitamini: Eve bagımlı olan ve güneşten yeterince yararlanmayan yetersiz beslenen yaşlılarda D Vit. Alımı çok önemlidir. Ca ile birlikte D Vitamini alımı %30-35 oaranında kemik kazancı saglayarak kırık riskini azaltmaktadır.

Ca(Kalsiyum preparatları: Ca ihtiyacını desteklemek amacıyla ihtiyacın arttıgı dönemlerde verilmelidir. Diger tedavilerin yanı sıra hemen tüm menopoz sonrası kadınlara önerilen bir ilaçtır.

O.P. Rehabilitasyon: Reh. Yöntemleri kemik kütlesini artırmaya, kırıkları önlemeye ve tedavi etmeye yöneliktir. O.P.’da kas gücünü kemik kütlesini artırmak, postürü korumak, dengeyi saglamak ve kemik yıkım hızını yavaşlatmak için fizik aktivite ve egzersiz önerilir.

O.P.’da uygulanan egzersizler;




Yürüme: Tempolu ve hızlı yürüme en yararlı ve en kolay uygulanan egzersizlerden biridir. Yürüme hızı bireyin rahat yürüme hızının biraz üstünde olmalıdır. Hergün yada haftada 3-4 gün en az 15-20 dakika arası yürüyüş önerilir. Önce 5 dakikalık yürüyüşle başlanır ve her gün süre artırılır.

Yüzme: bacak ve kol kaslarının yanı sıra sırt ve karın kaslarını da çalıştırır. Stil önemli degildir. Yüzme bilmeyenlerden su içi yürüme emniyetli ve iyi bir egzersizdir.

Bütün bu bilgiler ışıgında O.P.’dan korunma ve tedavi nasıl olmalıdır?
O.P. geliştikten sonra kemik kitlesini artırmak yada kaybedilen kemik dokusunu yerine koymak mümkün olmadıgından O.P. önlenmesi, tedavisinden daha önceliklidir.

O.P.’dan korunmanın temeli; bebeklikten başlayarak maksimum güç ve kütle içeren saglıklı bir iskelet saglanacaktır. Ailesel yatkınlık (genetik yapı) degiştirilemez; ancak beslenme, bedensel aktivite, vitamin D alımı, alışkanlıklar (sigara, alkol, kahve tüketimi gibi) güneş görme gibi faktörler degiştirebilir.

Beslenme: süt çocukları anne sütü ile beslenmeli ve çocukluktan itibaren kalsiyum açısından zengin süt ve süt ürünleri tüketme alışkanlıgı kazandırmalıdır. Yine yeşil yapraklı sebzeler, pekmez, susam, kuru baklagiller, kurutulmuş meyveler gibi kalsiyumdan zengin gıdalar fazla tüketilmelidir. Gebelik, emzirme ve büyüme dönemlerinde kalsiyum gereksinimi arttıgı için diyetle daha fazla kalsiyum alınmalıdır. Diyetle alınan kalsiyumun kemiklerde depolanması D Vitamini ile saglanmaktadır. D Vitamini %50’sinden fazlası ciltte oluşmaktadır. Bu nedenle yeterli D Vitamini alımını saglamak amacıyla güneş ışınları ile cildin teması saglanmalı, özellikle bahar ve kış aylarında mümkün oldugunca güneşli saatlerde yürüyüş yapılmalıdır.

Alışkanlıklar: Sigara ve alkol alımı kalsiyumu düzenleyen hormonları etkileyerek kemik kaybına neden olmaktadır. Ayrıca aşırı kahve (günde 3 fincandan fazla) ve kafein içeren gıdaların tüketimi idrarla kalsiyum atılımını arttırır ve O.P. için risk oluştururlar. Çayın O.P.’deki rolü bilinmemektedir.

Fiziksel aktivite: Egzersiz kemik yogunlugunu arttırırken, hareketsiz yaşam tarzı osteoporoz riskini arttırmaktadır. Bu nedenle osteoporozdan korunmada yaşam boyu yapılan egzersiz ve fiziksel aktivitenin önemi büyüktür.

İlaç tedavisi: Östrojen (kadınlık hormonu) Menopoz sonrası kemik kaybını önlemede etkili bir tedavidir. Ancak hormon tedavisi yan etkileri nedeniyle kadın dogum uzmanının uygun gördügü hastalara başlanmaktadır. Östrojen tek başına ya da progesteron hormonu ile birlikte verilebilmektedir. Östrojen tedavisinin O.P.’da etkili olması için menopozdan hemen sonra başlanmalıdır.

O.P.’da son birkaç yıldır kullanıma giren, östrojen benzeri etkiyle kemik yıkımını önleyen ilaçlarda kullanılmaktadır. Ancak yan etkileri açısından östrojene oranla daha güvenilir oldukları gösterilmiştir. (Östrojen reseptör menologları)
İp atlama, koşma gibi egzersizler zorlayıcı oldukları için ileri yaştaki ve ciddi osteoporozu olan hastalara önerilmez.

Ayrıca osteoporozun ciddiyetine göre her hastaya özel egzersiz önerilebilir.
Düşmelerin engellenmesi: Osteoporoz sonucu incelen kemik çok hafif bir zorlama sonucu bile kırılabilir. Bu nedenle düşme riskinin azaltılması ilaç ile tedavi kadar önemlidir.

Düşme riskinin azaltılması için alınması gereken önlemler:
1- Egzersiz ile kas gücü ve denge geliştirilmesi
2- Düşme riski yaratan hastalıkların (tansiyon degişiklikleri, görme problemleri, kalp hst.) kontrol altına alınması
3- Denge bozuklugu yapan ilaçlardan mümkün oldugunca kaçınılması
4- Yürüme bozuklugu olan kişilere yürüteç yada baston gibi yardımcı cihazların kullanılması
5- Uygun giyim eşyalarının kullanılması (alçak topuklu ayakkabı) rahat giysiler
6- Çevre koşullarının uygun biçimde düzenlenmesi (zeminin kaygan olmaması, evde yeterli aydınlatma gibi)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://halit.hforum.biz
 
Osteoporoz
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
halit :: HASTALIKLAR A - Z :: HASTALIKLAR O-
Buraya geçin: